Zamanın Muhafızları: Topkapı Sarayı’nın Sessiz Tanıkları
İstanbul’un tarihi siluetinde yükselen Topkapı Sarayı, yalnızca Osmanlı İmparatorluğu’nun ihtişamını değil, aynı zamanda zamanla kurduğu benzersiz ilişkiyi de gözler önüne seriyor. Bu ilişkide en dikkat çeken bölümlerden biri, Saray’ın kalbinde gizlenmiş bir mücevher gibi duran “Saat Seksiyonu”. Yüzyıllar boyunca padişahların ve saray erkânının zamanla olan bağını kuran bu özel koleksiyon, mekanik saatlerin büyüleyici tarihine ışık tutuyor.
Zamanın İçinde Bir Oda
Sarayın ikinci avlusunda, Divit Odası olarak da bilinen mütevazı bir mekânda yer alıyor bu eşsiz koleksiyon. Küçük hacmine rağmen barındırdığı tarihsel değerle büyük bir hazineyi temsil ediyor. Saat Seksiyonu’nda sergilenen 380 parçalık koleksiyon, Osmanlı’nın zamanla kurduğu dört asırlık ilişkinin sessiz tanıkları arasında yer alıyor. Her biri ayrı bir ustalıkla hazırlanmış, döneminin en iyi zanaatkârlarının elinden çıkmış bu saatler, yalnızca zamanı değil, bir dönemin estetik anlayışını, teknolojik gelişimini ve saray hayatının ritmini de yansıtıyor.
Sarayın Kalbinde Bir Müze
Topkapı Sarayı, sadece Osmanlı’nın idari ve sanatsal merkezi değil, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk müzesi olma özelliğini de taşıyor. 1924 yılında müzeye dönüştürülen saray, bugün dünyanın en büyük saray müzeleri arasında yer alıyor. İçine adım attığınız andan itibaren sizi etkisi altına alan mimarisiyle, her köşesi ayrı bir hikâyeye açılıyor. Saat Seksiyonu ise bu hikâyelerin en az bilinen ama en etkileyici olanlarından biri.
Mekanik Zarafetin İzinde
16. yüzyıldan 20. yüzyıl başlarına kadar uzanan bu koleksiyon, Osmanlı’nın Avrupa ile kurduğu diplomatik ve kültürel ilişkilerin bir yansıması olarak da değerlendirilebilir. Zira koleksiyondaki birçok saat, dönemin Avrupa saraylarından gelen hediyeler ya da özel siparişlerle temin edilmiş. Bu yönüyle Saat Seksiyonu, sadece zamanı değil, medeniyetler arası etkileşimi de kayıt altına alan bir bellek görevi görüyor.
Avrupa ve Osmanlı saatleri
Divit Odası’nın kapısından girdiğiniz anda, dünyanın sayılı mekanik saatlerinden oluşan eşsiz bir koleksiyonun tarih kokan ihtişamı karşılıyor sizi. (Koleksiyon 380 adet saatten oluşuyor ancak Divit Odası eserlerin tamamını alacak büyüklükte olmadığı için bir kısmı sergilenebiliyor.) Koleksiyonda; masa – oturtma saatleri, duvar – boy saatleri, cep saati (koyun ve kuşak saatleri), seyahat saati (yastık, araba, minder saatleri…), astronomik saatler gibi birçok çeşitte değerli eser mevcut. Bazıları Türk ustaların eserleri, bazıları ise Avrupa ülkelerinden Osmanlı saraylarına hediye edilmiş nadide eserler. Bu nedenle, koleksiyonu Avrupa saatleri ve Osmanlı saatleri olmak üzere iki grupta incelemek mümkün. Osmanlı saatleri ve Almanya, İngiltere, Fransa, İsviçre ülkelerine ait Avrupa saatleri, 16. yüzyıldan 20. yüzyıla uzanan bir devri kapsıyor. Avrupa saatlerinin çoğu İngiltere’den gelirken; Ahmet Eflaki Dede, Süleyman Leziz, Şeyh Dede, Mehmet Şükrü gibi önemli Türk saat ustalarımızın ürettiği eserlerin sayısı 50’yi geçmiyor.
Dönemin İşçiliğini Yansıtan Seçkin Modeller
İki farklı kültürün harmanlandığı bu odada sergilenen saatler, Avrupa ve Türk kültüründen izler taşıması açısından oldukça önemli. Yüzyıllar önce yapılmış eşi benzeri olmayan eserler, nice yaşanmışlıkların ardından günümüze kadar ulaştı. Dönemin işçilik kalitesi ve formuyla bugün bile kendisine hayran bırakmayı sürdüren saatler, detayları ile incelendiğinde zaman içinde yolculuğa çıkıyormuşçasına bir his uyandırıyor. Koleksiyona ait birkaç değerli parçayı okurlarımız için seçtik, daha fazlası için ilk fırsatta Saray’ın Divit Odasında bulunan Saat Seksiyonunu ziyaret etmenizi öneririz.
1725 yılına ait Edirneli İbrahim imzalı, Türk Masa Saati. Ahşap zarfı lake olan saatin, önden ve arkadan camlı kapakları açılıyor. Kadran köşelerinde “Namazı vaktinde kılın” yazıyor.
17. yüzyıla ait, “Şahin” imzalı Asma Tabak Duvar Saati. Bronz üzeri mine, yakut, firuze gibi değerli taşlarla bezeli saat, yuvarlak ve düz tabak formuna sahip. Eski Türkçe rakamlı saatin kadranı mavi mineli ve tek ibreli. İbre aynı zamanda saat akrebi yerine de kullanılıyor.
Bombeli kadranında “Amel-i Mustafa Aksarayi, 1099” imza ve tarihi yer alan gümüş Türk Masa Saati.
Markwich-Markham Borrell imzalı İngiliz Murassa Saat.
Koleksiyondaki en ilginç İngiliz yapımı saatlerinden biri “Leuchars 38 Piccadilly” imzalı, yaldızlı bronzdan kitap formundaki saat. İlk bakışta kitabı andıran saatin kapağını açtığınızda sanatlı bir işçilikle karşılaşıyorsunuz. Kapak içi ve Romen rakamlarının kullanıldığı kadran, hakkak işçiliğiyle göz alıyor.
19. yüzyıl, İsviçre yapımı, İzmir Saat Kulesi Maketi. İzmir Konak Meydanı’nda bulunan şadırvanlı Saat Kulesi, Sadrazam Küçük Said Paşa tarafından, Sultan II.Abdülhamid’in 25.Cülus (saltanat) yıldönümü nedeniyle 1901 yılında yaptırılmıştır. Kulenin saati ise, Alman İmparatoru II.Wilhelm’in armağanıdır. Kule’nin som gümüşten maketinin ise, 25.Cülus yıldönümü nedeniyle, Sultan II.Abdülhamid’e armağan olmak üzere, İzmir Belediyesi’nce 1318 yılında yaptırılmış olduğu hakkındaki sülüs yazı, portal kemerlerinin üzerinde yer alır. İstanbullu kuyumcu Zingulli’ye yaptırılan maketin cep saatleri İsviçre yapımıdır.
Breguet’nin en önemli ve paha biçilmez saatlerinden olan “Pendule Sympathique” masa saati, 1813 yılında Napolyon tarafından II.Mahmut’a hediye edildi. Sadece saraylar için 7 adetle sınırlı üretilen altın zarflı masa saati, cep saatiyle senkronize bir sistemle çalışır. Kronometre eşapmanlı olan cep saati, gece yarısı tam 24’te ana saat tarafından ayar edilir. Masa saatinin alt kaide kısmında İstanbul Boğaz manzarası yer alıyor. Altın yaldızlı dört sütun arasına yerleştirilmiş saatin dört tarafı da camlıdır. Alt ve üst kısımları zümrüt ve yakutlarla süslüdür.
1780 civarı, Osmanlı yapımı Cami Duvar Saati. Saatin makinesi tahtadan, dişleri ise pirinçtendir. Kadran çemberinin en dışında ve ikinci çemberde ayların ve burçların isimleri yazılıdır. Üçüncü çember on iki taksimatlı olup, her bölüm 1-31 olarak ayın günlerine ayrılmıştır. Kadranın ortasında iki gösterge bulunuyor; biri haftanın günlerini gösterir, diğeri de uyandırıcı disktir. Saat, Edirnekari buketlerle bezemelidir.
19. Yüzyıl, Osmanlı yapımı Masa saati.
18. yüzyıl Osmanlı Masa Saati
1770 civarı Osmanlı yapımı Fener Duvar Saati. Zarfı yaldızlı bronzdan olan saat, elmaslarla bezelidir. Ay yıldızlı tepeliği, palmet ve Rumilerle bezelidir.
1720 civarı Avusturya yapımı Masa Saati
19. yüzyıl, Avusturya yapımı Masa Saati. Saat gümüş zarflı, üstü kabartma ve renkli mine ile bezemelidir. Dikdörtgen prizma şeklindeki sivri çatılı saat zarfı; dört ayaklı, dört köşesi sütunlu, sivri çatılı, gümüş bir baldakenin içine oturtulmuştur. Üzeri akik, firuze, yıldız taşı, opal, mika ve kırmızı taşlarla bezelidir. Saatin beyaz mineli kadranı, Romen rakamlıdır. Sarkaç kadran önünde sallanır.
1800 yılına ait Breguet et Fils imzalı Cep Saati. Altın koyun saati olarak kullanılan eserin 12 rakamının altında gizli imza ve “2493” imalat numarası yazılıdır. Eski Türkçe rakamlıdır. Zarfının arka kapağında güvez mine üstüne mavili bir rozet yer alır. Altın yaldızlı zincirden bir kösteği ve kurma anahtarı vardır.
1675-1680 civarı De Baufre, Paris imzalı kolye saat. Tek ibreli, yuvarlak formlu şık ve zarif saat, 17. yüzyıldan günümüze ulaşan en erken tarihli Fransız kolye saatidir.
19. yüzyıl, Avusturya yapımı Masa Saati. Kabartma ve oymalı gümüş masa saati, firuze ve ametist taşlarla bezelidir.
Markwick-Markham Perigal London imzalı, İngiliz yapımı Sedef Zarflı Boy Saati. 1750 yıllarında ülkemiz için üretilmiştir. Kadran beyaz mineli ve eski Türkçe rakamlıdır. Saatin ahşap zarfı bronzdan barok motiflerle süslüdür. Saatten daha fazla değer taşıyan ve beş bölümde inşa edilmiş olan org tertibatı içinde yer alan rulo şablon üzerinde beş ülkenin patenti yer alıyor. Ayrıca Donizetti, Verdi ve Mozart gibi dört arya çalmaktadır
1800 yılına ait, Record-London imzalı İngiliz yapımı Oturtma Otomat Saati. Ahşap zarflı saat, kırmızı bir fon üzerine çiçek bezemelidir. Araları mavi mine çiçekli olan üç kadranı mevcuttur. Beyaz mineli kadran, eski Türkçe rakamlıdır. Saat başı ve çeyrek saatlerde, çeşitli zil sesi üzerine çalan saat, istenildiğinde de saatin alt tarafında bulunan körüklü bir org ile sekiz çeşit müzik parçası çalıyor. Müzik çaldığı zaman, pencerede görülen gemi hareket eder, ayrıca saatin üst kısmında ayın büyüdüğü ve küçüldüğü görülür
1850 yılına ait, Süleyman Leziz imzalı, Osmanlı yapımı İskelet Masa Saati. Yaldızlı pirinçten olan saatin kadranı beyaz mineli ve eski Türkçe rakamlı olup, ortası boştur. Oval bir ahşap kaide üstüne yerleştirilmiş olan saat, ayda bir kurulmaktadır.
Hüseyin Naki imzalı İskelet Masa Saati 1839 yılına ait. Saatin gümüşten yapılmış sikke şeklindeki kadranı Rumi bezemelidir. Üst kısmında eski yazı ile “Amel-i Es Seyyid Hüseyin Haki bin Ahmed Eflaki 1254” yazıyor.
1860 yılına ait, Süleyman Leziz imzalı Bilyeli İskelet Masa Saati, son derece orijinal ve zengin duran bir parça. Saat, pirinçten bir tabla üzerinde zik zak bir oluk içinde dolaşan bir bilyenin, eşit aralıklarla salınım yapılmasıyla elde edilen hareketten güç alıyor. Mekanizma dört sütunun üzerindeki üçgen çatıda konumlanmış. Kaidede üç adet su terazisi mevcuttur. Asıl kadranın iki yanında bulunan küçük kadranlardan biri ayın günlerini, diğeri ise saniyeleri gösterir.
1853 yılına ait, Mehmed Şükrü imzalı, İskelet Masa Saati. Çift balanslı saatin çarkları üçgen bir form oluşturmaktadır. İki ayrı saat (alaturka-alafranga) gösteren kadran çemberleri yan yana yerleştirilmiştir. Üzerlerinde saniyeleri gösteren bir kadranı daha mevcuttur.





















